Ayurveda nedir?
Kaynak:
Dr. Muammer Karakaş
Halk Sağlığı Uzmanı
Ayurveda Yoga ve Meditasyon öğretmeniEn kısa ve en iyi tanım yine Ayurveda’nın kendisinden verirsek; “Ayurveda amritanam.” Ayurveda ölümsüzlük içindir.
Hayat bilgisi anlamına gelen Ayurveda M.Ö 5000-7000 yıl gerilere kadar takip edebildiğimiz bilinen en eski bilgiler olan Veda metinlerinin bir bölümüdür.
Charaka Samhita, Susuruta Samhita .. gibi klasik Ayurveda metinlerinde insanın hastalıklardan iyileşmesi, hastalıklardan korunması ve ölümsüzlüğe ulaşması için izlemesi gereken bilgiler anlatılır.
İnsanın zihin ve beden olarak sınırsız potansiyele sahip olduğu, eğer yaratılışına uygun, tüm Evren ve kendisi ile uyumlu, dengeli bir hayat yaşarsa bu potansiyelin gerçekleşebileceği anlatılır. Hatta çok uzun ve sağlıklı bir ömür yaşamanın mümkün olduğu, ölümsüzlüğün dahi mümkün olduğu anlatılır.
Bu durumda Ayurveda’nın 3 temel amacından söz edebiliriz:
- Hastalıklardan arınmak
- Hastalıklardan korunmak, hastalanmamak
- Sınırsı zihin ve beden potansiyelini gerçekleştirmek
Bu amaca giderken her birey kendi yolunda ilerleyecektir. Yani bireysel bir çabadır. Kişi kendi beden yapısını ve gerekli bilgileri edinerek yaşam tarzını, beslenmesini, günlük aktivitelerini… bu bilgilere göre düzenlemelidir.
Cilt üzerinde ne gibi olumlu etkileri vardır:
Ayurveda’ya göre kişi zihin-beden ve çevre ile olan dengesini korur ve devam ettirebilir ise, kendi kendisini yenilemek ve iyileştirmek üzere yaratılmış olan beden mekanizmaları, sistemleri, fizyolojisi sürekli olarak tüm dokuları yeniler, tamir eder. Bugünkü tıp bilgilerimiz de bu görüşü giderek daha fazla doğrulamaktadır. Beyin hücrelerimiz olan nöronlar dahil tüm doku ve organlardaki hücrelerimiz periyodik olarak yenilenmektedir. Yaşlanma ve hastalanma, bu süreçlerin yetersiz kalmaları sonucu ortaya çıkmaktadır.
Cilt bu yaşlanma ve yıpranma süreçlerinin kendisini en çabuk, en fazla ve en belirgin ifade ettiği dokumuzdur. Ayurveda’ya göre zihin-beden denge bozukluğunun ifadesi olan hastalıklar, kendisini en erken ciltte açığa vurur. Bu nedenle de cilt muayenesi ve bulguları Ayurveda’da özel öneme sahiptir.
Ayurvedik yaşam bilgileri takip edildiğinde ve zihin-beden dengesi korunduğunda da cilt her açıdan sağlıklı ve mükemmel görülür. Sağlıklı ve mükemmel bir cilt sadece cilt sağlığının değil tüm zihin-beden sağlığının bir göstergesidir.
Hangi teknikler ya da malzemeler özellikle cildi iyileştirici etkiye sahiptir:
Ayurveda bugün kabul ettiğimiz anlamda tıbbi bir tedavi yöntemi değildir. Hastalıklara ve hastalık belirtilerine yönelik bir uygulama da değildir. Ayurveda’ya göre hastalıkların kendisi de belirtileri gibi (örneğin ateş) temel neden olan zihin-beden denge bozukluğunun bir ifadesidir.
Kızarıklık, kaşıntı, döküntü, çeşitli lezyonlar gibi cilt bulguları, sedef, alerji, selülit, akne, cilt lekeleri…vb gibi cilt hastalıkları zihin-beden dengesinde bir bozulma olduğunun işaretidir. Dolayısı ile tedavide; dengeyi düzeltmeye yönelik beslenme, baharat ve şifalı otlardan oluşan gıda uzantıları ve çaylar, günlük yaşantıda uygun değişiklikler yapmak gerekir. Bunların neler olduğu ise Ayurvedik Nabız muayenesi ile belirlenmelidir. “Nabıza göre şerbet” sözü Ayurveda’dan gelir. Ayurveda’da yiyrcekler, çaylar, içecekler ve günlük yaşantıda dikkat edilecek hususlar nabıza göre belirlenmelidir.
Sağlıklı cildi korumak için her kişiye uygulanabilecek genel yöntemlerde vardır. Bu yöntemlerde de kişi beden yapısına göre bazı farklılıklar olmakla birlikte genel prensipler vardır.
Zihin-beden yapısı dikkate alınmaksızın herkesin genel olarak uygulayabileceği 3 önemli Ayurvedik cilt masajından bahsedebiliriz:
- Garşana ipek kese masajı
- Abyanga yağ masajı
- Uyanış masajı
Garşana:
Kendi kendine yapılan bir masajdır. Başkası tarafından da uygulanabilir. Tüm vücudun, cildin ele geçirilen ham ipek bir kese ile çok hızlı hareketler ile ileri geri masaj edilmesidir. Özellikle selülit için çok yararlıdır.

Abyanga:
Klasik metinlerde geçen hali ile abyanga tüm vücudun özel yaglar ile bir sistem dahilinde yağlanmasıdır. Özellikle cildin beslenmesi, çeşitli enfeksiyonlardan korunması açısından önemlidir. Saç sağlığı açısından ve kıl kökü hastalıkları açısından da yararlıdır. Eklemler için çok yararlıdır. Ayak altı, avuç içi ve cildin çeşitli yerlerindeki sinir uçlarını uyararak bağışıklık sistemini harekete geçirir.
Her sabah banyo sonrası, eğer uygulanacaksa garşana masajı sonrası yapılması önerilir. Baş ve saçlı deriden başlayarak yüz, avuç içleri, eklemler, ayakaltı başta olmak üzere tüm cildin az miktarda susam yağı ile yedirerek ve cilde emdirerek yağlanması esasına dayanır. Zihin-beden tipi ve dengesine göre susam yağı içerisine farklı bitki ve baharatlar ilave edilebilir.
Uyanış masajı:
Baştan saçlı derinin en tepe noktasından başlayarak, avuç içleri ve parmaklar yardımı ile cildin kalbe doğru sıvazlanması esasına dayanır. Lenfatik dolaşımda birikme eğilimi olan toksinlerin atılımını hızlandırır. Tüm bağışıklık sistemi için olduğu kadar özellikle cilt altında birikerek çeşitli cilt hastalıklarına neden olan toksinlerden arınmayı sağlar.
Bu saydıklarımız Ayurveda uygulamaları içinde günlük yaşantının bir parçası olarak yapılan bazı cilt masajlarıdır. Cilde olduğu kadar tüm vücut sağlığı için de yararlı tekniklerdir.
Daha önemlisi zihin ve bedenin beslenmesidir. Kişinin ruh ve beden, zihin ve vücut olarak tam bir iyilik ve mutluluk halinde olması cilt sağlığı açısından da son derece önemlidir. Her şeyin birbiri ile mükemmel bir ilişkide ve etkileşimde olduğu noktasından hareketle zihin ve beden olarak iyilik hali cildin de mükemmel sağlıklı olmasını sağlayacaktır. Aynı şekilde mükemmel bir cilt sağlığı da tüm sağlığın mükemmel olduğunun bir göstergesidir.
Zihin ve beden olarak beslenme çok önemlidir. “Ne yersek oyuz” sözü Ayurvrdik bir özdeyiştir. Gerek bedenin besini olarak alınan gıdalar gerekse zihinsel besin olarak alınan bilgi, duygu ve ilişkiler sağlığımız açısından önemlidir.
Kaynak:
Dr. Muammer Karakaş
Halk Sağlığı Uzmanı
Ayurveda Yoga ve Meditasyon öğretmeni